DOLAR 38,0272 0.01%
EURO 41,1366 0.03%
ALTIN 3.694,880,20
BITCOIN 33399211,36%
Diyarbakır
16°

PARÇALI AZ BULUTLU

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

Unutulmayan Acı: 6 Şubat’ın Ardından geçen iki yıl

ABONE OL
9 Şubat 2025 19:20
1

BEĞENDİM

ABONE OL

9 Şubat 2025 19:20


Kaynak: MEHMET SABRİ İPEK

Takvimler 6 Şubat’ı gösterdiğinde, yüreklerdeki sızı yeniden canlanıyor. İki yıl geçti ama o gece yaşananlar, ilk günkü tazeliğini koruyor. Bir gece yarısı, uykunun en derin anında gelen sarsıntıyla uyanan binlerce insan… Aralarında kentimiz Diyarbakır’ın da bulunduğu, Kahramanmaraş, Adıyaman, Malatya, Hatay, Osmaniye, Şanlıurfa, Gaziantep, Kilis, Adana, Malatya ve Elazığ’ın da olduğu yıkılan şehirler, enkaz altında kaybolan hayatlar, umutla beklenen haberler ve çaresizliğin koyu karanlığı…
O sabah Türkiye, belki de tarihinin en büyük felaketlerinden biriyle karşı karşıya kaldı. Kahramanmaraş merkezli iki büyük deprem, 11 ili enkaza çevirdi. Diyarbakır’dan Hatay’a, Adıyaman’dan Malatya’ya kadar geniş bir coğrafyada hayat bir anda altüst oldu. Sayılar belki yaşananları anlatmaya yetmez ama resmi rakamlarla on binlerce insanı kaybettik. Geride kalanlar ise kayıplarının ağırlığını hâlâ omuzlarında taşıyor.
Acılar Dindi mi?
Depremin ardından geçen iki yılda yaralar sarılmaya çalışıldı. Yeni konutlar inşa edildi, yollar yapıldı, şehirler yeniden ayağa kaldırılmak istendi. Ancak, bir evi tekrar yapmak, bir şehri yeniden inşa etmek, o kaybedilen hayatların yerini doldurabilir mi? Bir babanın evlatsız, bir çocuğun annesiz, bir gencin ailesiz kaldığı bu hayatta eksik kalan boşlukları hiçbir şey kapatamaz.
Deprem sadece binaları değil, hafızaları da yıktı. O gece yaşananları hatırlayan herkes, unutulmaz izler taşıyor. Enkaz altındaki bir çocuğun sesi, bir annenin feryadı, çaresizce bekleyen gözler… Bunları unutmak mümkün mü?
Ama deprem sonrası yaşadığımız kentten biliyoruz Diyarbakır’daki ve diğer kentlerdeki Sivil Toplum Kuruluşları, Dernekler, İşadamlarının kamu kurumlarıyla beraber hareket etmesi yaraları el birliğiyle sarmaya çalışması insan olduğumuzun, birlik olduğumuzun en güzel göstergesi oldu. Bu kurumların yanı sıra Diyarbakır başta olmak üzere depreme maruz kalmış diğer kentlerde yaşayan vatandaşlarda ellerinden geleni yapmaya çalıştı, kimi ikinci montunu, kimi cebindeki parasını, kimi ikinci evini, kimi ekmeğini paylaşmak istedi depremzedelerle acılarını paylaştıkları gibi.
Bu iki yıl, aslında bize bir gerçeği daha hatırlattı: Deprem değil, ihmaller öldürür. Çürük binalar, eksik denetimler, dikkate alınmayan raporlar, göz ardı edilen bilim insanlarının uyarıları… Eğer ders çıkarılmadıysa, eğer hâlâ aynı hatalar yapılıyorsa, 6 Şubat sadece bir anma günü olmaktan öteye geçmez.
Türkiye bir deprem ülkesi. Bunu artık herkes biliyor ama bilmek yetmez; hazırlıklı olmak, önlem almak gerekir. Sağlam binalar, bilinçli şehirleşme, acil durum planları ve en önemlisi insan hayatına verilen değer… Eğer bunlar olmazsa, her felaket sonrası yine aynı acıyı, aynı kayıpları yaşamak kaçınılmaz olur.
O büyük felaketin ikinci yıl dönümündeyiz. Kaybettiklerimizi anarken, geride kalanlara sahip çıkmak, dayanışmayı büyütmek ve en önemlisi bir daha böyle bir acının yaşanmaması için sorumluluk almak zorundayız. Unutmak, felaketi çağırır. Hatırlamak ve ders almak ise hayat kurtarır.
6 Şubat’ta hayatını kaybedenleri rahmetle anarken, geride kalanlara sabır diliyorum. Ve hepimize bir sorumluluk hatırlatıyorum: Bu acıyı unutmayalım, unutturmayalım.

Mehmet Sabri İPEK

    En az 10 karakter gerekli


    HIZLI YORUM YAP