0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

M.S. 410 yılında Mar Marutha tarafından inşa ettirilen kalede, ‘Kırklar’ olarak bilinen 40 Hıristiyan şehidinin kemikleri büyük bir merasimle gömülmüş. Bu nedenle Bizanslılar tarafından şehre “Matryropolis” (Şehitler Şehri) adı verilmiş. 6. yüzyılda Bizans İmparatoru Justinianus’un kaleyi güçlendirmesiyle kale, “Justinianopolis” adıyla anılmış ve Perslere karşı önemli bir garnizon olarak kullanılmış.

639 yılında, Hz. Ömer döneminde, Iyaz Bin Ganm tarafından Bizanslıların idaresindeki Silvan fethedilmiş. Sonraki dönemlerde çeşitli hanedanlar ve imparatorluklar tarafından idare edilen Silvan, 1524 yılında Osmanlı Devleti’nin egemenliğine girmiş. Tarihi boyunca çeşitli medeniyetlere ev sahipliği yapmış olan Silvan, Ortaçağ’ın en parlak kentlerinden biri olmuş.

Silvan, tarih boyunca birçok önemli esere ev sahipliği yapmıştır. Surlarla çevrili kalesi, Zembilfroş Burcu, Malabadi Köprüsü, Selahattin-i Eyyubi Camii, Karabehlülbey Camii, ve daha birçok tarihi yapıya sahiptir. Ayrıca, Silvan’da bulunan Hasuni Mağaraları ve Hasuni Kilisesi gibi önemli mağara yapıları da bölgenin tarihî zenginliğini yansıtmaktadır.

Silvan, tarih boyunca farklı kültürlerin etkileşimine tanıklık etmiş ve bu zenginlik günümüze kadar ulaşmıştır. Bugün hala birçok tarihî eser ve buluntu, Silvan’ın tarihî ve kültürel önemini gözler önüne sermektedir.