0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

n Kulp’ta Her sene Nisan ayı ortalarında itibaren başlayan ve ekim ayına kadar süren yayla hayatı, bu yıl havaların geç ısınması ve şenyaylanın yüksek kesimlerde kar düşmesi nedeniyle yaylacılık hayatı mayıs ayının ortalarında başladı.

n  Yaklaşık 5 ay boyunca küçük ve büyükbaş hayvanlarını büyük zahmetler içerisinde yaylalarda besleyen, elde ettikleri sütü peynire, yoğurta ve çökeleğe dönüştüren besiciler,   elde ettikleri ürünlerini Muş iline ile Diyarbakır’ın Kulp ve Silvan ilçesine satışını yaparak geçimlerini sağlamaya çalışıyorlar

n Kulp ilçesinde yaşayan ve hayvancılıkla uğraşanlar özelikle Muş Kulp arasında bulunan kozme dağı eteklerindeki şenyaylayı tercih ediyorlar, Suyun bol olması ile bütünleşen yeşil doğasıyla Şenyayla hem geniş bir coğrafyaya sahip hemde hayvancılık için en ideal bir yerdir.

n  Kulp ilçesine bağlı Kayahan ve Başbuğ mahallelerinde gelerek yaylaya çıktıklarını anlatan besiciler, hayvanların günde iki defa sağıldığını ve yaklaşık 2 saat boyunca küçükbaş hayvanların sağımını yaptıklarını söylediler.

n Sabah ve akşam saatlerinde yapılan sağım işlemi sonrası hayvanların çobanlar tarafından otlatılmak üzere dağlara götürüldüğünü ifade eden besiciler, yayla hayatının zor olduğunu ancak temiz ve serin hava, bol güneş ve doğal beslenmenin avantajlarından faydalandıklarını dile getirdi.

n Yaylacılardan  Melek Yıldız, yaylada yetişen hayvanlarının etinden, sütünden, yününden yayla döneminde daha fazla faydalandıklarını belirterek, şöyle konuştu: “ tüm aile fertlerimizle birlikte hayvancılıkla uğraşmaktayız, özelikle yaylada  hayat daha zor  oluyor, yaylada elektrik yok, kaldığımız yerler  çadırdır, toz ve dumanın içinde  kalmaktayız  akşamları çok soğuk oluyor, küçük yaştaki çocuklarımız soğukta etkilenmektedirler  ama bizimde tek geçim kaynaklarımız bu olduğu  için bunlara dayanmak zorunda  olduğumuz gibi  bu işleri de yapmak zorundayız ,yinede her ne kadar zor , zahmetli bir iş olarak ve bir yaşam olarak gözükse de  biz bu işi sevkle yapıyoruz ve bizim için güzeldir ,nasıl hayvanların bahar  mevsiminin yaklaşmasıyla yaylaya çıkma özlemi duyuyorsa bizimde aynı şekilde zamanı geldiği an yayla özlemi içimize doğmaktadır. dedi

n  Yaylacılardan Hatun Yıldız ise “Yaylacılık Her ne kadar zor görünse de bizim için güzel. Zaten hayvanlarımız sabahın ilk ışıklarıyla çobanlarımız tarafında otlatmaya götürülüyor. Öğlen saatlerinde çobanlarımız hayvanları süt sığma yerlerine getirilerek hayvanlarımızın süt sığmalarını yapıyoruz aynı şekilde Akşam saatlerinde hayvanlarımızın barınma yerlerinde ikinci kez hayvanlarımızın süt sığmasını yapıyoruz, yaylada zaman nasıl geçtiğinin farkında değiliz her türlü zorluk ve zahmetlerine katlanmak zorunda olduğumuz gibi yaylada yaz boyunca kaldığımızda memnunuz. “dedi

n  Yaylacılardan Saibe Yıldız ise”   daha önceki yıllarda yaylaya çıktıklarımızda korkuyorduk, olayların çıkmasında endişelerimiz vardı, Barış sürecinin devam etmesiyle içlerimizde her hangi bir korku kalmamıştır ve rahat bir şekilde yaylarımızda gezip dolaşmaktayız umarız bu barış süreci daha kalıcı ve sağlam şeklini alır, şu an şenyaylada  yüzlerce aile var ,tüm etkiliklerimizde hep  bir araya gelmekteyiz ,canlarımız sıkıldığı zaman ve işlerimiz olmadığı zaman bir birlerimizin yanlarına giderek vakit  geçirmeye  çalışmaktayız,yaylanın suyu, havası, yemeğiyle çok güzel bir yer.  Her türlü zorluk ve zahmete alışık insanlarız biz yaylacılık hayatını seviyoruz bizler için vazgeçilmez bir şeydir, bizce herkesin bu yayla  hayatı, bu yayla zevki tatması gerekiyor.”dedi