0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Eyleme, kayıp yakınlarının yanı sıra siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcileri ile hak savunucuları katıldı. Gözaltında kaybedilenler ve faili meçhul saldırılar sonucu hayatını kaybedenlerin fotoğraflarının taşındığı eylemde, bu hafta 20 Ağustos 1992 tarihinde Şırnak’ta gözaltına alındıktan sonra kaybolan Mehmet Ertak’ın akıbeti soruldu.

“Geçmişle yüzleşme talep ediyoruz”

Eylemde konuşan İHD Diyarbakır Şubesi Başkanı Ercan Yılmaz, özellikle 1990’lı yıllarda yaşanan faili meçhul cinayetler ve zorla kaybetmelere dikkat çekti. Yılmaz, her hafta Türkiye’nin farklı şehirlerinde düzenlenen bu tür eylemlerle geçmişle yüzleşme talep ettiklerini belirterek, “Siyasi iktidarların yaklaşımı ilk günden bu yana değişmedi. Bazı sembolik davalar açılsa da hala kayıplarımızın akıbetinin araştırılmasını istiyoruz. Kayıp yakınlarının taleplerinin engellenemeyeceğini vurgulamak istiyoruz. Türkiye’nin demokratikleşmesi için bu cinayetlerle yüzleşilmesi ve adaletin sağlanması gerekmektedir,” dedi.

Eylemde, İHD Diyarbakır Şubesi Kayıp Komisyonu Üyesi Berfin Elçi, Şırnak’ta gözaltına alındıktan sonra kaybolan Mehmet Ertak’ın hikayesini anlattı. 32 yaşında ve dört çocuk babası olan Mehmet Ertak, kardeşinin dağa gitmesi nedeniyle ailesiyle birlikte baskı altında yaşıyordu. Ertak, 20 Ağustos 1992’de işten eve dönerken gözaltına alınmış, sonrasında kendisinden bir daha haber alınamamıştı. Ertak’ın gözaltında tutulduğuna dair çok sayıda tanık ifadesine rağmen, yetkililer bu durumu inkar etti. Şırnak Emniyet Müdürlüğü’nde sorgu elemanı olarak çalışan JİTEM personeli Murat İpek, 1997 yılında yaptığı itiraflarda Ertak’ın, dönemin Şırnak Emniyet Müdürü ve Terörle Mücadele Şube Müdürü’nün emriyle öldürüldüğünü söyledi. Ancak yapılan hukuki girişimler ve itiraflara rağmen Mehmet Ertak’ın akıbeti aydınlatılamadı ve cenazesine ulaşılamadı. Dosya Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşınmış ve 2000 yılında Türkiye’nin sorumlu olduğu yönünde mahkeme kararı verilmişti.

Eylemin sonunda, Mehmet Ertak ve tüm kayıp ve faili meçhul siyasi cinayetler için 1 dakikalık oturma eylemi yapıldı.