1857’de Diyarbakır’da doğan Ali Emiri Efendi’nin eşine az rastlanabilecek niteliklere sahip bir değer olduğunu dile getiren Dicle Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karakoç, “Ali Emiri Efendi, kurduğu kütüphaneye bütün ısrarlara rağmen, kendi adını vermemiş, şöyle demiştir, “Ben bu kitapları milletim için topladım ve milletime vakfediyorum” Kendini kitaplara, kitaplarını da milletine adayan Diyarbakırlı Ali Emiri Efendi’nin adını sonsuza dek yaşatmak için senato kararı ile Dicle Üniversitesi Merkez Kütüphanesi’nin adını ‘Dicle Üniversitesi Ali Emiri Merkez Kütüphanesi’ olarak kabul ettik’’ dedi.
Ali Emiri Efendi, 1857 yılında Diyarbakır’da doğmuş ve ömrünü kitaplara adamıştır. Hayatı boyunca ilmi ve edebi faaliyetlerini her koşulda sürdürmüş olan Ali Emiri Efendi’nin asıl büyük yanı, hayatı boyunca toplamış olduğu paha biçilemez değerdeki kitaplardan oluşan kütüphanesini, İstanbul Fatih’te Feyzullah Efendi Medresesi’nde kurduğu Millet Kütüphanesi’ne bağışlamasıdır. Bu kütüphaneye çoğu nadir ve tek nüsha olan 16 bin cilt eser vakfetmiş ve ölümüne kadar kütüphanenin idareciliğini yürütmüştür. Kütüphaneye kendi adının verilmesi önerisini reddetmiş ve bu eserlerin ‘millete ait’ olduğunu ifade etmiştir.
Ali Emiri Efendi’nin önemli hizmetlerinden biri de Kaşgarlı Mahmud’un o zamana kadar ele geçmeyen meşhur Divanu Lügati’t-Türk adlı eserini bulması ve ilim aleminin hizmetine sunmasıdır.
EKONOMİ
4 saat önceASAYİŞ
14 Ekim 2024DİYARBAKIR HABERLERİ
14 Ekim 2024DİYARBAKIR HABERLERİ
14 Ekim 2024DİYARBAKIR HABERLERİ
14 Ekim 2024EKONOMİ
14 Ekim 2024EĞİTİM
14 Ekim 2024